
lexapro weed and alcohol
lexapro weed and alcohol
polfi.net Bir Reklamın Düşündürdükleri...
Gazetede, dergide ya da televizyonda bir reklamı gördüğünüzde ne düşünürsünüz? Reklam ne kadar sürede size ve amacına ulaşılır? Bu sorular uzun yıllardır cevabını aramaktadır. Öyle ki 1885 yılında Londra’da, Thomas Smith bu soruların cevaplarını şöyle tasnif etmiş:
• İlana ilk kez baktığınızda ilanı görmezsiniz.
• İkinci defa baktığınızda onu fark etmezsiniz.
• Üçüncü defa baktığınızda da fark etmezsiniz.
• Dördüncü defa baktığınızda onu daha önce gördüğünüzü belli belirsiz hatırlarsınız.
• Beşinci defa baktığınızda onu okursunuz.
• Altıncı defa baktığınızda burun kıvırırsınız.
• Yedinci defa baktığınızda iyice okursunuz.
• Sekizinci defa baktığınızda "yine o karmaşık şey" dersiniz.
• Dokuzuncu defa baktığınızda herhangi bir işe yarayıp yaramadığını merak edersiniz.
• Onuncu defa baktığınızda arkadaşlarınızın ürünü ya da hizmeti deneyip denmediğini sorarsınız.
• On birinci defa baktığınızda reklam verenin bundan nasıl kazanç elde ettiğini merak edersiniz.
• On ikinci defa baktığınızda “iyi bir şey olmalı” diye düşünürsünüz.
• On üçüncü defa baktığınızda “belki işe yarar” diye düşünürsünüz.
• On dördüncü defa baktığınızda uzun zamanadır böyle bir şey istediğinizi düşünürsünüz.
• On beşinci defa baktığınızda satın alamayacağını anlarsınız.
• On altıncı defa baktığınızda bir gün satın alabileceğinizi düşünürsünüz.
• On yedinci defa baktığınızda satın almak için reklam verene kısa bir not yazarsınız.
• On sekizinci defa baktığınızda parasızlığınıza üzülürsünüz.
• On dokuzuncu defa baktığınızda paranızı dikkatle sayarsınız.
• Yirminci defa baktığınızda ürünü ya da hizmeti satın alırsınız.
2000’li yıllarda bu listenin ne kadarı geçerli derseniz? Belki tartışılacak bazı yanları olabilir. Ama günümüzde de geçmişte de geçerli olan tek şey, pazarlamacı kişinin “bilinçaltına saldırır” ve orada ne kadar fazla kalabilirse ürünü ya da hizmeti satmada o kadar başarılı olacağını düşünür.