.jpg)
ventolin over the counter canada
ventolin
hfa citalopram alcohol tolerance
citalopram and alcohol
nhs Ben Bir Markayım, Kral DA Çıplak!
Yaşadığımız süreç zarfında hepimizin hedefleri içersinde başarılı olmak mevcuttur. Bu insan doğasında var olan bir istektir.
Peki, çok çalışmak, doğru işler yapmak ve istikrarlı olmak başarı için yeterli midir? Aynı işi yapan rakiplerinizden daha fazla kazanıyor veya daha çok iş alıyorsanız, başarılısınız denilebilir. Ancak bu çabanıza rağmen rakiplerinizden hep bir adım geride kalıyorsanız o zaman “kişisel marka” değilsiniz!dir
Birçok insan, işini çok iyi yapmanın kariyerimiz için yeterli olacağını düşünür. Bunu yaptığınız takdirde, ancak bulunduğunuz pozisyonu “şimdilik” koruyabilirisiniz.
Başarının yolu kendinizi bir çalışan olarak değil, bir marka olarak görüp, kendinizle ilgili algıları yönetmekten geçiyor.
Ulusal bir marka gibi, kendinizi konumlandırarak çok daha verimli ve kaliteli ilişkiler ağına sahip olabilirsiniz.
Şu anda çalışan bir kişi, bir girişimci veya iş arayan birisi olabilirsiniz. Başarılı olmak için kendinizi, bir ürün/marka olarak görmelisiniz. Çünkü marka olmak sizin, güçlü olduğunuz yönlerinizi tanımanızı aynı zamanda da gelecek tehditleri görmenizi sağlar.
Son yıllara kadar marka kavramı yalnız iş dünyasında konuşulur, tartışılırdı. Günümüzde toplumsal hayatın her alanında bir marka olma çabası başladı. Marka olmak artık statü sağlıyor, yüksek ve istikrarlı kazanç anlamına geliyor. Seçilmek ve tercih edilmek politikasını oynuyor.
Kişisel marka, kişinin özü, sözü ve imajı ile hedef kitle müşterisine verdiği mesajdir. Yarattığı fark, kendine, işine ve ilişkilerine kattığı değerlere dayalı bir kimliktir. Başarınıza, öncelikle kendiniz ve özel farklılıklarınızı belirleyerek ulaşabilirsiniz.
Markalaşma (branding), bir ürünün gücü ve pazar koşullarının analiz edildiği bir süreçtir. Sunuş ve pazarlama planı yapılıp dikkat çekme ve ürünü satın alma güdüsü tesis etmektir. Kişisel marka yaratma sürecinde, sanki bir şirketin pazarlama sorumlusu gibi, herhangi bir ürünü piyasaya sürme hazırlığındaymış gibi düşünülmelidir.
Önemli olan kendiniz hakkında ne söylediğiniz değil, insanların sizin hakkınızdaki düşüncelerini yönetmektir. Bu aşamada ne yapmak istediğiniz değil, müşterilerinizin reaksiyonları önem kazanır.
Portföyümde geçen yılkine göre nasıl bir fark oluştu? Hangi yeni projeleri üstlendim? Network’ümü nasıl genişlettim? Yeni neler öğrendim? Baktınız bu plan işe yaramıyor manevra değişikliği yapın. Markalaşma, dinamik bir süreçtir. Bir marka gibi düşünmek ve bir marka gibi hareket etmek, en değerli malınız olan ''siz''i talep edilen bir değere dönüştürür.
Kişisel marka olmak için, prensipleriniz marka değerlerini, karakteriniz marka kimliğini, görünüm ve imajınız logoyu, isminiz ise markanızı belirleyecek. Her şey “siz”in sorumluluğunuzda “siz”i, yani markanızı yaratmak adınadır. Kullanacağınız ve algılanmasını istediğiniz kişilik, marka kişiliğiniz olacaktır.
İnsanlar bir markayı satın alırken sadece o ürünü değil, ürün hakkındaki tüm algıyı satın alıyor.
Markalaşma, bir ürünün gücünün ve pazar koşullarının analiz edildiği bir süreçtir. Markalaşırken, uzmanlaşın. Yaratıcı, tutkulu ve özgün olup, iletişimin gücünü kullanarak farklılık yaratın. Güvenilir olmalısınız.